Çin, Tayvan’ı kuşatan askeri tatbikata başladı: ‘Çatışma aramıyoruz ama kaçacak değiliz’

Çin, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan’ın yeni lideri Lai Ching-te’nin göreve başlamasından üç gün sonra, Ada ve çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladı. Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun Doğu Cephesi Komutanlığı’ndan yapılan açıklama, Çin ordusunun, Tayvan Boğazı, Tayvan Adası’nın kuzey, güney ve doğu bölgeleri ile ana kara yakınındaki Kinmen, Matsu, Vuçi ve Dongyin adaları çevresinde müşterek askeri tatbikata başladığı belirtildi.

AA’nın aktardığına göre, Komutanlık Sözcüsü Li Şi, tatbikatın “Tayvan’ın bağımsızlığına yönelik eylemlere karşı cezalandırma ve dış güçlerin müdahalesine karşı uyarı olduğunu” ifade etti. Komutanlığın açıklamasında, “Müşterek Kılıç-2024A” adı verilen, iki gün sürecek tatbikata, kara, hava, deniz ve roket kuvvetlerinden birliklerin katıldığı, “müşterek deniz-hava muharebe hazırlık devriyesi, müşterek muharebe alanı ele geçirme ve kontrol ile kilit hedeflere müşterek atış talimleri yapılacağı” kaydedildi.

Tatbikatta, “devriye araçlarının Tayvan Adası çevresindeki alanlara odaklanacağı, ada zinciri içinde ve dışında müşterek harekatlarla birliklerin gerçek muharebe kabiliyetlerinin test edileceği” aktarıldı.

‘DEMOKRASİMİZİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

Tayvan Savunma Bakanlığı, sosyal medya platformu X’teki hesabından yaptığı paylaşımda, Çin ordusunun tatbikat duyurusunu kınarken “Biz çatışma arayışında değiliz ama çatışmadan kaçacak da değiliz. Ulusal güvenliğimizi koruyacağımıza güvenimiz tam” ifadesine yer verildi.

Tayvan Başkanlık Ofisi’nden yapılan açıklamada da “Çin’in Tayvan’ın özgürlük ve demokrasisini tek taraflı askeri provokasyonlarla tehdit etmesi üzüntü verici. Tüm dış tehditlere ve meydan okumalara karşı demokrasimizi savunmayı sürdüreceğiz, ulusal güvenliğimizi koruma kabiliyetimize güvenimiz tam” değerlendirmesinden bulunuldu.

20 MAYIS’TA YEMİN EDEREK GÖREVİNE BAŞLADI

Tayvan’ın çevresinde abluka oluşturan tatbikat, Ada’daki hükümetin yeni seçilen lideri Lai Ching-te’nin 20 Mayıs’taki yemin töreninin ardından geldi. Tayvan’da 13 Ocak’ta yapılan başkanlık seçimini kazanan iktidardaki Demokrat İlerici Partinin (DPP) adayı Lai Ching-te, bu hafta başında yemin ederek görevine başlamıştı.

Lai, başkan olarak yaptığı ilk konuşmada, Tayvan Boğazı’nın iki yakasındaki statükoyu koruma sözü verirken Çin’e, Tayvan’ı askeri olarak tehdit etmeye son verme çağrısında bulunmuştu. Tayvan hükümetinin egemenliğe, demokrasiye, özgürlüğe ve statükonun korunmasına bağlı kalacağını dile getiren Lai, “Anayasaya göre Çin Cumhuriyeti’nin (Tayvan) egemenliği bütün olarak halka aittir. Çin Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti birbirinin boyunduruğunda değildir.” diye konuşmuştu.

Pekin yönetimi, Lai’yi, bağımsızlık arayışında olacağına dair “tehlikeli işaretler” verdiği gerekçesiyle eleştirmişti. Çin’in Tayvan İlişkileri Ofisi Sözcüsü Çın Binhua, yaptığı açıklamada, Lai’nin konuşmasının, onun “Tayvan’ın bağımsızlığı için çalışan biri” olduğunu gözler önüne serdiğini savunarak, “Lai’nin konuşması, Tayvan’ın bağımsızlığı duruşuna inatla bağlı kalıyor, ayrılıkçılık yanılgısını teşvik ediyor ve bağımsızlık için dış güçlere bel bağlayarak Tayvan Boğazı’nın iki yakası arasında cepheleşmeyi kışkırtıyor.” ifadelerini kullanmıştı.

Tayvan İlişkileri Ofisi, yayımladığı daha sert tondaki yazılı açıklamada ise Lai’nin konuşmasının, “çatışma ve provokasyon, aldatma ve yalanlarla dolu olduğu” ve “Tayvan’ın bağımsızlık duruşunu daha da radikal ve riskli hale getirdiği” savunulmuştu.

Lai, Çin tarafından “bağımsızlık yanlısı” ve “ayrılıkçı” görülüyor. Çinli yetkililer, seçim öncesinde Lai’yi birçok kez “iflah olmaz”, “sorun çıkaran” gibi ifadelerle anmıştı. Pekin yönetimi, seçim arifesinde Lai’nin Tayvan’ı bağımsızlık doğrultusunda “tehlikeli bir yola” sokacağı uyarısı yapmış, seçilmesi halinde çatışma ve savaş riskinin doğabileceği imasında bulunmuştu. Çin’in tepkisi, DPP’nin genel siyasi çizgisine karşıtlığından kaynaklanıyor. Parti, Ada’nın egemenliğinden taviz verilmemesini, fiili bağımsızlığının korunmasını savunan siyasi çizgiyi temsil ediyor. Tayvan’da çok partili döneme geçilmesinden sonra kurulan DPP, Çin’deki iç savaşta komünistlerle mücadelede eden kurucu parti Koumintag’ın “Çin’in meşru temsilcisi olma iddiasından” çok “Tayvan’ın bağımsızlığı” fikrine yakın duruyor.

Çin’de İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Çan Kay-şek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Koumintag) güçleri ile Mao Zıdong önderliğindeki Çin Komünist Partisi (ÇKP) güçleri arasında yaşanan iç savaşta galip gelen komünistler, 1 Ekim 1949’da Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunu ilan etmişti. İç savaşı kaybeden Koumintag üyeleri ise Tayvan’a yerleşip 1912’de kurulan “Çin Cumhuriyeti” iktidarının Ada’da devam ettiğini ileri sürerek, burada geçici hükümet kurmuştu. Çin Halk Cumhuriyeti’nin kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949’dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasındaki ayrılık hala sürüyor.

Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Pekin yönetimi, Ada’nın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir